BAŞKAN RECEP KONUK'UN 19 MAYIS ATATÜRK'Ü ANMA, GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI KUTLAMA MESAJı
KONUK; FİZİKEN DE, BEDENEN DE, ZİHNEN DE YAŞLANAN BU DÜNYADA BİZİM EN BÜYÜK GÜCÜMÜZ GENÇLİĞİMİZ VE GENÇLERİMİZDİR
“Bizler Türk çiftçisi olarak 102 yıl önce çıktığımız o yolculukta, İstiklal Harbi meydanlarında neyin peşinde olduğumuzun tam idrakinde verdiğimiz kararlı mücadeleyi, 102 yıldır olduğu gibi gönlümüz ve zihnimiz hep genç, nefesimiz kuvvetli, bileğimiz güçlü olarak istiklal ve istikbal için sürdürüyoruz. Genç Cumhuriyetimizin asli unsuru Türk çiftçisi gençliğinden ve dinamizminden, mücadele azmi ve kararlılığından hiçbir şey kaybetmeden ve asla yılgınlığa düşmeden gelecek genç nesiller için istikbali garantide, istiklalini ekonomik bağımsızlıkla taçlandırmış bir Türkiye için üretmeye devam ediyor. Türk çiftçisi olarak biz, emaneti taşıyan gençlerimizin başarılarıyla gururlanıyor, daha fazla desteği ve daha fazla imkânı hak ettiklerine inanıyoruz. Çünkü biz şunu biliyor ve şunun idrakindeyiz; fiziken de bedenen de zihnen de yaşlanan bir dünyada bizim en büyük gücümüz gençliğimiz ve gençlerimizdir” diyerek, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı mesajını sürdüren Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, “Çünkü biz bu ülkenin evlatlarının eline imkân verildiğinde neleri başarabileceğinin, destek sağlandığında neleri alt edebileceğinin şahidiyiz. O destek ve o imkânın sonucunu biz Konya Şeker’de gördük. O gençler kurdukları fabrikalarla dünyaya meydan okumaya başladı. O gençler tasarlanmasına ve kurulmasına katkı verdikleri tesislerle on binlerin sofrasına bereket ulaştırdı. İmkân bulduğunda, destek verildiğinde bilimde, sanatta, sporda, iş hayatında başarılarıyla bizi gururlandıran tüm gençlerimiz gibi. Biz sadece bizim elimizin ulaştıkları yetmez, tüm gençlerimiz desteği ve imkânı hak ediyor diye düşünüyor ve ülkemizin her köşe ve her yerindeki tüm gençlerimizin enerji ve kabiliyetlerinden istifade edecek ortamı gecikmeksizin hazırlamamız gerektiğini biliyor, onların kabiliyet ve enerjilerini ülkemizin kalkınmasına kanalize etmemizi sağlayacak zemini hazırlamanın birinci önceliğimiz olduğuna inanıyoruz” dedi.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayınlayan 25. ve 26. Dönem AK Parti Karaman Milletvekili ve Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, “Dini ve milli bayramlar milletleri sadece bir duygu, tarihi hatıra etrafında kenetleyen günler, dini vecibelerimizi yerine getirdiğimiz günlerden ibaret değildir. O günlerde biz birbirimizle kucaklaşır, çevremizden başlayarak sevincimizi heyecanımızı paylaşır, meydanlarda, sokaklarda aynı hissi paylaşan kardeşlerimizle birlikte omuz omuza vererek, yan yana durarak bir birimizden güç alır, aynı duygu etrafında buluşanların, aynı heyecanı paylaşanların sayısından da güç alır geleceğe daha güvenli yürürüz. Bir yılı aşkın bir süredir, salgın nedeniyle dini bayramlarımızda olduğu gibi milli bayramlarımızda da kucaklaşamıyor, gönülden paylaştığımız duygu, heyecan ve mutlulukları bedenen birbirimizden uzak yaşıyoruz. Bu 19 Mayıs’ı da bir birimizden ayrı ancak bu tarihi anın hatırlattığı değerler ve duygu manzumesi etrafında sımsıkı bir birimize bağlanmış olarak kutlayacağız.
Pandeminin koyduğu sınırları, sınırlamaları göğüsleyip normal hayata döneceğimiz günler için sabır gösterirken, gelecek yıllarda dini ve milli bayramlarda bir araya gelememenin
mahrumiyetini daha coşkulu, daha heyecanlı şekilde telafi edeceğiz. 19 Mayıs 1919’da istiklaline ve istikbaline kast edenlerin başlattığı salgınla boğuşan milletimiz nasıl güçlü bir yürüyüşle başlayan azim, kararlılık ve irade ile en çok da bir olarak, birlik olarak o günün zor şartlarını da düşmanı da yendiyse bugün yaşadığımız sıkıntıların da üstesinden sabırla ve birbirini kollayarak, komşusunu, eşini dostu sakınarak, en çok da birbirinden güç alarak ve birlik olarak, yardımlaşarak ve dayanışmasını üst düzeyde tezahür ettirerek yani millet olarak, millet hasletiyle davranarak gelecek. Bu kavrayış ve davranış bütünlüğü bizim genlerimiz de mevcuttur. Bu kavrayış ve davranış bütünlüğü millet olarak bize tarihimizden ve medeniyetimizden miras kaldı, genlerimize inançlarımız ve tarihi olaylarla işlendi.
Bu anlamda 19 Mayıs, herkesin son beklediği bir dönemde milletimizin yeni ve güçlü bir başlangıç yaptığı tarihtir. Parlak bir geleceğe, istiklale ve istikbale adım attığı tarihtir. Millet olarak son beklentisini sonlandırıp, geleceğe adım attığımız tarih yolculuğunun başlangıcıdır. 16 Mayıs 1919’da işgal altındaki İstanbul’dan yola çıkıp, Mustafa Kemal ile birlikte Bandırma Vapuru’nda bulunanların 19 Mayıs’ta Samsun’a ayak basmasıyla millet olarak yeni bir başlangıç yaptık. Hürriyet meşalesini o gün ateşledik. Türk milletinin istiklaline ve istikbaline sahip çıkma iradesini temsil eden o ışık Anadolu’nun tamamını aydınlattı. Samsun’dan yola çıkan meşale varlıklısı yoksulu, okumuşu okumamışı, köylüsü kentlisi, kuzeylisi güneylisi, doğulusu batılısı herkese ve her kesime bayraktarlık etti, nesep meşrep, kök köken farkı gözetmeden arkasında milyonların yer aldığı bir yolculuk yaptı Anadolu’da. Ve o yolculuk İzmir’de zaferle noktalandı” dedi.
102 YIL ÖNCEKİ GİBİ ZORLUKLARI BİR OLARAK BİRLİK OLARAK AŞMAYA ÇALIŞIYORUZ
“102 yıl önce o ilk adımla millet nezdinde tesis ettiğimiz ortaklık, sevinçte kıvançta olduğu kadar, cefada, tasada, fedakârlıkta, kederde ve iyisiyle kötüsüyle kaderde ortaklık üzerine kurulmuştur” diyen Başkan Konuk açıklamasını, “O ilk adımın 102’inci yıl dönümünde bir taraftan bir asırda başardıklarımızdan güç alarak istikbale daha kararlı ve daha iddialı yürürken, bir taraftan da 102 yıl önceki gibi zorlukları bir olarak birlik olarak aşmaya çalışıyoruz. İstiklal mücadelemizin 102’inci yıldönümünü bu sene meydanlarda, milletimizin özellikle de gençlerimizin coşkusundan mahrum, her bir yürek bayram yeri olacak şekilde, bedenler uzak, gönüller sımsıkı sarılmış olarak kutluyoruz. 102 yıl önce istiklalimize kast eden düşman çizmelerinin kirinden vatan toprağını temizlemek için mücadele başlatmıştık, bugün milletimizin sağlığını tehdit eden virüsten ülkemizi, çocuklarımızı, gençlerimizi, yaşlılarımızı temizlemek için mücadele ediyoruz. 102 yıl önce müşterek ve onurlu geleceğimiz için o günkü nesil ortak bir fedakârlık ve kararlılık sergilemişti, bu gün de bizler feraha ereceğimiz günlere bir an önce ve telafisiz kayıplar yaşamadan kavuşmak için fedakârlık ve kararlılık testinden geçiyoruz. 102 yıl önce olduğu gibi milletimizin ve ülkemizin tehdit farklı olsa da bu mücadeleden de başarıyla çıkacağından ve zor günleri geride bıraktıktan sonra daha bir hırs ve azimle işten güçten kaybettiklerinden daha fazlasını kazanacağından eminiz. Çünkü biz biliyoruz ki, zorlukları aşmak, başarıları yeni zaferlerle taçlandırmak, zor günlerden dersler
çıkarıp bir daha aynı zorlukları yaşamamak için çareler üretmek milletimizin karakteridir. Bunun ispatı tarihimizdedir, tarihimizdir.
Salgında işi gücü etkilenen, sağlık sorunu yaşayan kardeşlerimizin yaşadıkları her zorluk ortak derdimizdir, ülkemizin dört bir yanında dara düşen hiçbir kardeşimizi dualarımızdan eksik etmeden, tarlaya tapana, çifte çubuğa daha sıkı sarıldık. Daha çok üreten, daha müreffeh bir Türkiye için. Evlatlarının çalışma koşullarını ve çalışacakları mekânları dünya standartlarının üstüne taşıyan bir Türkiye sevdasıyla bugün düne göre daha gayretli, daha hırslı, daha kararlıyız” şeklinde sürdürdü.
BİZİM EN BÜYÜK GÜCÜMÜZ GENÇLİĞİMİZ VE GENÇLERİMİZDİR
Başkan Konuk, “Bizler Türk çiftçisi olarak 102 yıl önce çıktığımız o yolculukta, İstiklal Harbi meydanlarında neyin peşinde olduğumuzun tam idrakinde verdiğimiz kararlı mücadeleyi, 102 yıldır olduğu gibi gönlümüz ve zihnimiz hep genç, nefesimiz kuvvetli, bileğimiz güçlü olarak istiklal ve istikbal için sürdürüyoruz. Genç Cumhuriyetimizin asli unsuru Türk çiftçisi gençliğinden ve dinamizminden, mücadele azmi ve kararlılığından hiçbir şey kaybetmeden ve asla yılgınlığa düşmeden gelecek genç nesiller için istikbali garantide, istiklalini ekonomik bağımsızlıkla taçlandırmış bir Türkiye için üretmeye devam ediyor” diyerek sürdürdüğü mesajını şöyle tamamladı;
“Türk çiftçisi olarak biz, emaneti taşıyan gençlerimizin başarılarıyla gururlanıyor, daha fazla desteği ve daha fazla imkânı hak ettiklerine inanıyoruz. Çünkü biz şunu biliyor ve şunun idrakindeyiz; fiziken de bedenen de zihnen de yaşlanan bir dünyada bizim en büyük gücümüz gençliğimiz ve gençlerimizdir. Gençlerimizin ve gençliğimizin enerjisiyle, gençlerimizin geniş ufku ve onların genç bakışıyla daha müreffeh, daha güçlü, daha saygın bir gelecek inşa etmek elimizdedir. Bir şartla, tıpkı Samsun’dan başlayan istiklal ve istikbal yürüyüşündeki gibi gençlerimizin bir biriyle omuz omuza yürümesini sağlayarak. Hiçbir gencimizin enerjisini ve kabiliyetini dışlamayarak. Onların bir birine omuz vurmasına neden olan istismara açık zeminleri ortadan kaldırarak. Onların yaşadığı ve yaşayacağı ortamlardan ve ülkemizden sebebi ve sonucu her ne olursa olsun acı, hüzün, keder ve hayal kırıklığına sebep olan kardeşi kardeşe düşman eden bataklıkları kurutarak.
Biz şunu biliyor şuna inanıyoruz, bizim ülkemizin ne sokak köşelerinde, ne tarlada, ne bağda, ne okul ne fabrika kapılarında, ne dağda ne bayırda bir tek evladımızı bile kaybetme, bir tek evladımızın enerjisinden bile yararlanmama, bir tek evladımızın kabiliyetini bile köreltme lüksü yoktur. Çünkü biz bu ülkenin evlatlarının eline imkân verildiğinde neleri başarabileceğinin, destek sağlandığında neleri alt edebileceğinin şahidiyiz. O destek ve o imkânın sonucunu biz Konya Şeker’de gördük. O gençler kurdukları fabrikalarla dünyaya meydan okumaya başladı. O gençler tasarlanmasına ve kurulmasına katkı verdikleri tesislerle on binlerin sofrasına bereket ulaştırdı. İmkân bulduğunda, destek verildiğinde bilimde, sanatta, sporda, iş hayatında başarılarıyla bizi gururlandıran tüm gençlerimiz gibi. Biz sadece bizim elimizin ulaştıkları yetmez, tüm gençlerimiz desteği ve imkânı hak ediyor diye
düşünüyor ve ülkemizin her köşe ve her yerindeki tüm gençlerimizin enerji ve kabiliyetlerinden istifade edecek ortamı gecikmeksizin hazırlamamız gerektiğini biliyor, onların kabiliyet ve enerjilerini ülkemizin kalkınmasına kanalize etmemizi sağlayacak zemini hazırlamanın birinci önceliğimiz olduğuna inanıyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle 102 yıl önce Samsun’da hürriyet ateşini yakan Ulu Önder Atatürk’ü, milletimizin istiklal ve istikbal yolculuğunda ona eşlik eden silah arkadaşlarını, yokluk ve yoksulluk içinde verdiği mücadeleden birliğe ve birbirlerine sarılarak zaferle çıkan ecdadımızı ve aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anarken, şuur, idrak ve nitelikleri ile gurur kaynağımız olan ve en büyük zenginliğimiz olarak gördüğümüz, Cumhuriyetimizi yaşatma ve yüceltme mesuliyetini tevdi ettiğimiz, geleceğimizin teminatı gençlerimizin ve tüm milletimizin Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını kutluyorum.”